İçe dönük politikaları yüzünden Çin’e olan güvenleri azalan yabancı yatırımcılar, Çin’in Rusya’nın yanında yer alması ve çeşitli ekonomik düzenlemeleri nedeniyle yatırımlarını Hindistan, Vietnam ve Tayland gibi diğer pazarlara kaydırmanın yollarını arıyor.
Abdülhalik KARA
Çin’de bankacılık sektörüne ve yabancı finans şirketlerine yönelik son baskılar, yatırımcıların Çin ekonomisine olan güvenini daha da aşındırdı. AB Ticaret Odası ve Çin’deki Amerikan Ticaret Odası, bu baskıların Çin’deki yabancı şirketlerin karşı karşıya olduğu belirsizliği artıracağı konusunda uyardı.
Yabancı firmalar, sert Covid politikası ve içe dönük politikaları nedeniyle Çin’e olan güvenlerini zaten kaybediyordu. Çin Komünist Partisinin (ÇKP) işletmelere artan müdahalesi de Çin’in çekiciliğine zarar veriyordu. Yabancı yatırımcıların Çin ekonomisinde toparlanmanın sürdürülebilirliğine ilişkin endişeleri ve Çin’in, Ukrayna savaşında Rusya’nın yanında yer alması nedeniyle artan jeopolitik gerilimler, yatırımcıların güvenini şimdiden aşındırdı. Bunun yanı sıra Çin’de artan işgücü maliyetleri ve teknolojinin Çinli şirketlere transferine yönelik baskılar yabancı yatırımcıları kaçırıyor.
Birçok küresel şirket şimdiden yatırımlarını Hindistan, Vietnam ve Tayland gibi diğer pazarlara kaydırmanın yollarını arıyor. 2022 yılında, Çin’deki sanayi sektöründeki yabancı üretici ve diğer şirketlerin sayısı daha da azaldı. New York merkezli Rhodium Group’a göre, yakın geçmişte Avrupa şirketlerinin Çin’e neredeyse hiç yeni girişi olmadı. Çin’e yapılan doğrudan yabancı yatırımlar, 2021’in aynı dönemine kıyasla Temmuz ve Aralık 2022 arasında %73 düşüşle 42.5 milyar ABD doları ile 1999’dan bu yana en büyük gerilim yaşadı. Bunun nedeni jeopolitik gerilimler, Çin ekonomisinde düşen büyüme ve hükümetin ekonomik reformlarda geri adım atacağı korkusu olabilir.
Doğrudan yabancı yatırım, 2022’nin son çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre %35 ile tarihin en büyük düşüşünü yaşadı. Yakın tarihli bir ankete göre, ABD şirketlerinin bu yıl Çin’de yeni yatırımlar yapmayı planlamaması nedeniyle Çin’e yönelik doğrudan yabancı yatırımları 2023 yılında da büyük darbe alabilir.
Yatırımcılar, Çin ekonomisinin uzun vadeli beklentileri konusunda emin değiller. Yabancı kurumsal yatırımcılar, yavaşlayan ekonomi ve rahatsız edici hükümet politikalarıyla ilgili endişeler nedeniyle Çin’in finansal piyasalarındaki yatırımlarını kesiyorlar.
Yabancı yatırımcıların yanı sıra, yerel özel girişimciler de ekonomik yavaşlama, gergin küresel jeopolitik durum ve hükümetin düzenleyici kampanyaları nedeniyle yüksek düzeyde iş belirsizliği arasında yatırım yapma konusunda daha isteksiz hale geldi. Çin liderliğinin devlete ait işletmeleri desteklemeye ve bunların finansmana erişimine daha fazla önem vermesi nedeniyle özel işletmeler de güvenlerini kaybediyor.
Xi Jinping ABD’yi temelde düşman ve Çin’in teknolojik ilerlemesini geciktirmeye kararlı olarak gördüğünden, Çin’in teknolojik bakımdan kendi kendine yeterliliğine çok önem veriyor. Bu nedenle, Çin’in ABD ve müttefiklerinden ithal ettiği teknolojiye kendi alternatiflerini geliştirmeye çalışıyor. Ancak, bunu yabancı yatırımcıların katılımı ve onların bilgisi, sermayesi ve teknolojisi olmadan yapamayacağını da dile getiriyor.
Çin ekonomisindeki azalan yabancı yatırımın, Çin’deki zaten korkunç olan istihdam durumu üzerinde uzun vadeli etkileri olacaktır. Şehirlerdeki gençler arasındaki işsizlik zaten aylardır çift haneli rakamlarda ve buna bu sene 11.5 milyon üniversite mezunu eklenecek. 16-24 yaş arası işsizlik oranı, Aralık 2022’de %16.7’den 2023’ün Ocak-Şubat döneminde %18.1’e yükseldi. Genel işsizlik oranı da %5.6’ya yükseldi.
Bu yılın ilk iki ayında Çin ekonomisinde toparlanma belirtileri görülse de emlak krizi, zayıf küresel talep ve finansal belirsizlik nedeniyle ekonomik toparlanma henüz sağlam görünmüyor. Mart 2023’te Çin’in fabrika faaliyetindeki büyüme, yavaşlayan üretim ve zayıflayan küresel talep nedeniyle düştü. Yabancı ve yerli yatırımdaki gerileme, Çin’in ekonomik toparlanmasının gücü hakkında şüpheleri daha da artırdı.
Kaynak: Yeni Akit