İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

BM’de, Uygurlarla ilgili tartışma teklifi Türk ve İslam ülkelerinin oylarıyla reddedildi

BM İnsan Hakları Konseyinde, Doğu Türkistan’daki insan hakları ihlalleri durumunun tartışılması için özel toplantı yapılması talebi, Kazakistan, Özbekistan, Pakistan, Katar, Endonezya, Sudan, Nepal ve BAE dahil 19 ülkenin oyuyla reddedildi.

BM İnsan Hakları Konseyi’nin yarın son bulacak 51. oturumu kapsamında Konseye Doğu Türkistan’daki insan hakları ihlalleri durumunun görüşülmesi için özel oturum yapılmasını talep eden tasarı sunuldu. Tasarı 17 kabul oyuna karşı 19 ret ve 11 çekimser oyla reddedildi.

Teklifi reddeden ülkeler arasında Özbekistan, Pakistan, Katar, Endonezya, Birleşik Arap Emirliği, Sudan ve Nepal gibi Türk veya İslam ülkelerin yer alması dikkat çekti. Uluslararası adaletin gücüne inanarak Rus işgaline karşı direnişini sürdüren Ukrayna da soykırım karşısında çekimser kalmayı tercih etti.

ÇİN’İN YANINDA YER ALAN ÜLKELER

Çin, Kazakistan, Özbekistan, Pakistan, Katar, Endonezya, Birleşik Arap Emirlikleri, Nepal, Sudan, Bolivya, Kamerun, Fildişi Sahili, Küba, Eritre, Gabon, Moritanya, Namibya, Senegal ve Venezuela olarak 19 ülke teklifi reddederek Çin’in Uygur soykırımını desteklemiş oldu.

UYGURLARIN LEHİNE OY KULLANAN ÜLKELER

Birleşik Krallık, Amerika Birleşik Devletleri, Japonya, Kore, Fransa, Almanya; Çek Cumhuriyeti, Finlandiya, Honduras, Litvanya, Lüksemburg, Marshall Adaları, Karadağ, Hollanda, Paraguay, Polonya, Somali gibi 17 ülke teklifi destekleyerek Çin’in Uygur soykırımına karşı tutumunu sergiledi.

ÇEKİMSER KALAN ÜLKELER

Ukrayna, Malezya, Hindistan, Brezilya, Arjantin, Ermenistan, Benin, Gambiya, Libya, Malavi, Meksika gibi ülkeler Çin’in Uygur soykırımı karşısında çekimser kalmayı tercih etti.

DOĞU TÜRKİSTAN’DAKİ SOYKIRIM UYGULAMALARI

DOĞU TÜRKİSTAN’DAKİ SOYKIRIM UYGULAMALARI

Çin Halk Cumhuriyeti hükumetinin sistematik baskıları ve asimilasyon politikaları ile Doğu Türkistan’da topyekûn bir halk, asimilasyon ve soykırıma uğradı, uğruyor. Milli, dini, siyasi ve kültürel olarak Doğu Türkistan’da Çinli olmayan tüm Türk kökenli milletler bu baskının kurbanı olmaktadır. Doğu Türkistan’da soykırıma varan ağır insan hakları ihlalleri, her geçen gün dünya kamuoyunun daha çok gündemine geliyor. Etnik ve kültürel ayrımcılığa ve insan hakları ihlallerine maruz kalan Doğu Türkistanlılar, ucuz iş gücü olarak Çinli şirketlerde çalıştırılıyor. Öte yandan, Birleşmiş Milletlerin resmi verilerine göre ise, Çin Komünist Partisi idaresinin kültürel soykırım uyguladığı Doğu Türkistan’daki toplama kamplarında milyonlarca insanı yasa dışı bir şekilde alıkoyuyor. Çin hükumeti, toplama kamplarında ve ceza kamplarında insanlık dışı şartlarda tutulan Uygur Türklerinin durumuna dair tüm verileri dünya kamuoyundan gizliyor.

ÇİN’İN  DOĞU TÜRKİSTAN’DAKİ CEZA KAMPLARINDA NELER YAŞANIYOR?

Doğu Türkistan’da Uygur ve diğer Türk halklarından milyonlarca kişi suçsuz yere toplama kamplarına alınmaktadır. Halen bu baskı tüm şiddetiyle devam etmektedir. Tanıkların ifadelerine göre tutuklulara işkence ediliyor. Sağlıksız şartlarda ellerinde kelepçe, ayaklarında zincirle yaşıyor. Kampta tutulanlara ne olduğu belirsiz ilaçlar ve iğneler veriliyor. Tırnak çekme, kamçı, elektrik gibi işkencelere maruz kalıyor. Kadınlar toplu tecavüze uğruyorlar.

Milyonlarca genç Doğu Türkistan’daki çalışma kamplarında veya Çin’deki fabrikalarda zorunlu köle işçi olarak çalıştırılıyor. Birçoğu toplama ve çalışma kamplarına gönderildikten sonra geride kalanlar da siyasi propaganda ezberlemeye, kamu hizmeti adıyla ücretsiz çalışmaya zorlanıyorlar. Kadınlar kısırlaştırılıyor, hamilelere zorla kürtaj yaptırılıyor. Genç kadınlar Çinlilerle evliliğe mecbur ediliyor. Ailelerinden koparılan 1 milyona yakın çocuk, çocuk toplama kamplarında asimile ediliyor. Çince konuşmaya Çince yaşamaya, Çinliler gibi beslenmeye zorlanıyor.

Milli ve dini kültür mirasları yok ediliyor. Uygur tarihi ve kültürüyle ilgili kitaplar yakılıyor. Türk- İslam mimarileri ve tarihi şahsiyetlerin türbeleri, heykelleri yok ediliyor. İnanç özgürlüğü hiçe sayılıyor. Camiler yıkılıyor. Kur’anlar yakılıyor. Namaz kılmak, oruç tutmak kampa alınma nedeni olarak gösteriliyor. Türkiye başta olmak üzere yurtdışı ülkelerinde okumuş, seyahat etmiş olmak ya da sadece bunları yapan birinin akrabası olmak bile toplama kampına alınma veya hapse atılma nedeni olabiliyor.

“Kardeş aile” projesi adı altında her aileyle ilgilenecek Çinli memur atandı. Bu “kardeşler” aile mahremiyetini çiğneyerek Uygurların evlerinde konaklıyor, aile üyelerinin rejime bağlığını denetliyorlar.

İlk yorum yapan siz olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir