İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

İlham Tohtı’nın mahkumiyetinin10. yıldönümünde eylem çağrıları artıyor

Uygur akademisyen ve aktivist İlham Tohtı’nın haksız yere müebbet hapse mahkum edilmesinin onuncu yıldönümünde, onun serbest bırakılması için uluslararası çağrılar yoğunlaşıyor ve eylem çağrıları artıyor.

Bu hafta, 54 yaşındaki Uygur ekonomist ve insan hakları savunucusu İlham Tohtı’nın Çinli yetkililer tarafından haksız yere ömür boyu hapse mahkum edilmesinin 10. yılı.

Tohtı’nın serbest bırakılmasını savunan Almanya merkezli İlham Tohtı İnsiyatifi’nın kurucu başkanı 75 yaşındaki aktivist Enver Can gibi bazıları için Tohtı’nın serbest bırakılması için mücadele bugün de devam ediyor.

VOA’ya konuşan Can, “Güney Afrika’nın Nelson Mandela’sı, Hindistan’ın Mahatma Gandhi’si vardı, biz Uygurların da İlham Tohtı’sı var” diyor.

Pekin’deki Milliyetler Üniversitesi’nde akademisyen olan Tohti, Eylül 2014’te bölücülük suçlamasıyla ömür boyu hapse mahkum edildi. Uygurlar ve Çinlileri arasındaki diyaloğu teşvik etmesiyle tanınan Tohtı, 2019 yılında Avrupa Parlamentosu tarafından Sakharov Düşünce Özgürlüğü Ödülü’ne layık görüldü.

Tohti gibi Can da Uygurların halen tutuklu bulunduğu Uygur Özerk Bölgesi’nde doğdu. Can 12 yaşındayken ailesiyle birlikte vatanından kaçtı. 1970’lerde Almanya’ya taşındı ve 1990’ların başına kadar Radio Free Europe/Radio Liberty’de gazeteci olarak çalıştı.

Can, Tohtı’nın ömür boyu hapis cezasına çarptırılmasından iki yıl sonra, 2016 yılında Tohtı’nın serbest bırakılması için kampanya yürütmek üzere “İlham Tohti İnisiyatifi ”ni kurdu. Bu ayın başlarında Can, Tohtı’nın Çin’deki tutukluluk halinden serbest bırakılması için Avrupalı parlamenterler ve diğer gruplarla görüşmekle meşguldü.

Can VOA’ya verdiği telefon mülakatında “Bildiğim kadarıyla İlham Tohti, Çin rejimi altında yaşarken Uygur hakları için konuşmaya cesaret eden çok az sayıdaki Uygur’dan biri. Taleplerini hem uluslararası normlar hem de Çin hukuku çerçevesinde açık ve net bir şekilde dile getirdi” diyor.

AVRUPA BİRLİĞİNİN BASKILARI DEVAM EDİYOR

Avrupa Birliği Pazartesi günü yaptığı açıklamada, İlham Tohti ve Çin’de “keyfi olarak gözaltına alınan” diğer insan hakları savunucuları, avukatlar ve aydınların” derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılması” çağrısını yineledi.

BM organlarının raporlarına ve BM İnsan Hakları Ofisi’nin 2022 değerlendirmesine atıfta bulunan AB, “İlham Tohtı’nın hapsedilmesi Uygurlara karşı son derece endişe verici insan hakları durumunu temsil etmektedir” dedi.

Tohtı’nın 2014 yılında tutuklanmasından bu yana, Doğu Türkistan’daki insan hakları ihlallerine ilişkin endişeler, 2017 yılının başlarında Uygurların ve bölgedeki diğer Müslüman azınlıkların toplu olarak gözaltına alındığına dair haberlerin ortaya çıkmasıyla daha da arttı.

Uluslararası Af Örgütü ve İnsan Hakları İzleme Örgütü gibi savunuculuk örgütleri Doğu Türkistan’daki durum hakkında seslerini yükseltmiş, 2018 yılı boyunca kayda değer raporlar ve açıklamalar artmıştır.

Özellikle BM İnsan Hakları Ofisi, Ağustos 2022’de yayınlanan ve bölgedeki insan hakları ihlallerini detaylandıran bir BM hakları raporu da dahil olmak üzere, durumu vurgulayan değerlendirmeler ve raporlar yayınladı.

Can, VOA’ya yaptığı açıklamada “İlham Tohtı’nın serbest bırakılması için sadece çağrı yapmak yeterli değil” dedi. “Son on yılda sayısız dilekçe ve açık mektup yazıldı. Somut eylemlere ihtiyacımız var” dedi.

Can, yetkililere yaptırım uygulanması, vize kısıtlamaları ve ticaret koşullarının yeniden müzakere edilmesi de dahil olmak üzere Çin’e karşı daha sert önlemler alınması çağrısında bulundu.

AİLENİN KALP KIRIKLIĞI

Cevher İlham babasını en son 2 Şubat 2013 tarihinde Pekin havaalanındaki bir sorgu odasında görmüş ve son kez vedalaşmışlardı. Bu karşılaşma sırasında Tohtı, Çinli yetkililerin varlığına rağmen kızına Çin’den ayrılıp ABD’ye gitmesi gerektiğini söyledi.

Cevher “Onlara bak, sana ve bana nasıl davrandıklarına bak. Hâlâ bu ülkede kalmak istiyor musun? Burada böyle muamele görmektense Amerika’da sokakları süpürmeni tercih ederim” dediğini hatırlıyor.

O sırada İlham Tohtı’nın Indiana Üniversitesi’nde bir yıl sürecek misafir akademisyenlik görevi için yola çıkması engelleniyordu ve bu veda sözleri bugün bile kızında yankılanmaya devam ediyor.

11 ay süren ev hapsinin ardından Çinli yetkililer Tohtı’yı 15 Ocak 2014 tarihinde tutukladı.

Cevher VOA’ya verdiği telefon röportajında “15 Ocak 2014’te 20’den fazla polis memuru babamı tutuklamaya geldi. En küçük kardeşim üç buçuk, en büyük kardeşim ise yedi yaşındaydı. Polis içeri girip babamı saldırgan bir şekilde götürdüğünde onlar uyuyordu,” diyor. 2013 yılında ABD’ye gelen Cevher, 2017’nin başlarına kadar ailesi ve arkadaşlarıyla iletişimini sürdürmüş ve neler olduğunu öğrenebilmişti.

Cevher, “Üvey annem evde değildi çünkü uzakta çalışıyordu. Büyükannem babamın tutuklandığını daha sonra öğrendi ve çok hastalandı. Yakın zamanda büyükannemin iki yıl önce vefat ettiğini duydum” dedi.

Sekiz ay sonra, 23 Eylül 2014’te Çinli yetkililer Tohtı’yı “ülkeyi bölmek” suçlamasıyla ömür boyu hapse mahkum etti.

23 Eylül ailem için yıkıcı bir tarih. Babam İlham Tohti 10 yıl önce bu tarihte ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı,” diyor Cevher VOA’ya. “Tıpkı babamın sessizleri savunmaktan asla vazgeçmediği gibi, ben de ne olursa olsun durmayacağım.”

Kaynak: VOA / Kasim Kashgar

İlk yorum yapan siz olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir