İnsan Hakları İzleme Örgütü: Çinli yetkililer, Uygurlara yönelik seyahat yasaklarını gevşettiklerini iddia etseler de ciddi kısıtlamalar hâlâ devam ediyor. Yurt dışındaki Uygurlar, ülkede kalan aileleriyle iletişim kuramıyor.
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Çin’in Uygurların seyahat yasağını hafiflettiğini, ancak yurt dışına seyahat etmek veya yurt dışındakilerin vatanda kalan ailelerini ziyaret etmelerine yönelik ‘ciddi kısıtlamaları’ sürdürdüğünü belirtti.
Pekin, Doğu Türkistan’da milyonlarca Uygur ve diğer Türk halklarına yönelik kitlesel tutuklamalar sonucunda suçsuz yere toplama kamplarına veya düzmece mahkeme kararlarıyla hapishanelere kapattı. Bunun dışında bölgede Uygurlara yönelik, zorla çalıştırma, zorla kürtaj, çocukları ailelerinden koparma, işkenceyle beyin yıkama gibi çeşitli soykırım politikaları uygulanıyor.
Bu durum uluslararası insan hakları kuruluşları ve birçok demokratik ülke tarafından soykırım olarak tanındı ve Birleşmiş Milletler’in (BM) bölgede Çin tarafından insan hakları ihlalleri ve insanlığa karşı suç teşkil edebileceği sonucuna varan rapor yayımladı.
Araştırmacılar, aktivistler ve Uygur diasporası üyelerine göre Çinli yetkililer, 2016 yılının ortalarındaki baskılardan bu yana yurtdışındaki insanlarla bağlantılı Uygurları gözaltına aldı ve seyahat belgelerine el koydu.
CİDDİ KISITLAMALAR HALDEN DEVAM EDİYOR
HRW’nin dün yayınlanan raporuna göre, Çinli yetkililer, şimdi bazı Uygurlara pasaportlarını iade etmeye ve halkın seyahat başvurusunda bulunmasına izin vermeye başladığını iddia etseler de ‘ciddi kısıtlamalar’ halen devam ediyor.
HRW’nin Çin araştırmacısı Yalkun Uluyol’a göre bu gevşeme, ‘bazı Uygurların yıllarca haber alamadıktan sonra yurtdışındaki akrabalarıyla kısa süreliğine görüşmesine olanak sağladı’, ancak bu görüşmeler halen ‘yurt dışındakileri baskı altına almak’ için kullanılıyor.
TÜRKİYE GİBİ HASSAS ADDEDİLEN ÜLEKERİNE SEYAHAT YASAK
Uygurların sadece belirli ülkelere, resmi turlar aracığıyla seyahat etmelerine izin veriliyor. Kazakistan gibi sınırlı sayıda ülkeye gitmelerine izin verilirken, Türkiye gibi “hassas” addedilen ülkelere seyahat yasaklanıyor. Bazı Uygurlar, daha “güvenli” olduğu gerekçesiyle, Çin Komünist Partisi’ne bağlı Sincan Birleşik Cephe Çalışma Departmanı tarafından organize edilen resmi turlara katılmayı tercih ediyor. Ancak bu turlar sırasında, katılımcılar sıkı bir gözetim altında tutuluyor, propaganda faaliyetlerine zorlanıyor ve ailelerini ziyaret etmek için yetkililerden izin almak zorunda kalıyor.
Rapora göre, seyahat etmek isteyen Uygurların neden seyahat ettiklerini açıklamaları, belirli bir tarihe kadar geri dönmeleri ve Çin hükümetini yurtdışında eleştirmeyeceklerine dair taahhütte bulunmaları gerekiyor. Rapora göre Uygurların aile üyeleriyle birlikte seyahat etmelerine nadiren izin veriliyor ve Çin’e döndüklerinde sıklıkla sorguya çekiliyorlar.
ULUSLARARASI HUKUKA AYKIRI POLİTİKALAR
Yabancı pasaportlarla Çin’i ziyaret eden Uygurlar genellikle vize için uzun süre beklemek zorunda kalıyor, yetkililer tarafından sorgulanıyor ve akrabalarının evlerinde gecelemeleri engelleniyor. Bazıları HRW’nin bölgedeki sözde iyileşmelerin tek taraflı bir resmini çizdiğini söylüyor. Zira söz konusu rapor, Çin dışındaki 23 Uygurla yapılan görüşmelere ve Çin hükümet belgelerine dayanıyor.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, Çin hükümetinin Uygurlara yönelik bu baskıcı politikalarının, uluslararası hukuka aykırı olduğuna dikkat çekiyor. Çin’in, Uygurların seyahat özgürlüğünü engellememesi, yurtdışındaki Uygurlara baskı uygulamaktan vazgeçmesi ve diasporayı susturmaya yönelik transnasyonel baskı politikalarına son vermesi gerektiği belirtiliyor.
İlk yorum yapan siz olun