İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Hak savunucuları Londra’da Çin’in ‘Mega Büyükelçilik’ planını protesto etti

Uygurlar da dahil binlerce kişi, Çin’in Londra’da inşa etmeyi planladığı “mega büyükelçiliği” gözdağı ve gözetim endişesiyle protesto etti. Standart büyükelçiliklerden 10 kat büyük olması planlanan kompleks, küresel insan hakları eleştirilerine yol açtı.

Çin hükümeti, Londra’da bir tarihi binayı satın alarak Pekin’in dünya çapındaki en büyük diplomatik tesisini inşa etmeyi planlıyor. Hak savunucuları, Hong Konglular, Uygurlar, Tibetliler ve yerel halktan birçok kişi, 15 Mart 2025’te Londra’daki tarihi eski Royal Mint Court’ta bir araya gelerek Çin’in “mega büyükelçilik” planına karşı protesto düzenledi.

Radio Free Asia’nın (RFA) haberine göre, protestocular Pekin’in bu tesisi yurtdışında yaşayan muhalifleri sindirmek ve gözetlemek amacıyla kullanabileceğine dair endişelerini dile getirdi. Daha önce de Londra’da, eski Royal Mint Court’ta Çin’in “mega büyükelçilik” planına karşı benzer bir protesto gerçekleştirilmişti. Bu, Londra Kulesi yakınındaki bu noktada beş hafta içinde düzenlenen ikinci büyük protesto oldu. Organizatörler, etkinliğe yaklaşık 6.000 kişinin katıldığını tahmin ederken, gösteri barışçıl bir şekilde sona erdi ve herhangi bir gözaltı yaşanmadı.

Çin hükümeti, 2018 yılında bu tarihi alanı satın alarak standart bir büyükelçiliğin on katı büyüklüğünde bir kompleks inşa etmeyi planladı. Bu yapı içinde kültürel değişim merkezleri ve 225 konut birimi de yer alacaktı.

İnşa projesinde yer alan bir mimarın aktardığına göre, büyükelçilik kompleksinde eski Royal Mint binalarından ikisini birbirine bağlayan bir tünel, bodrum alanları ve yüzlerce personel için konaklama yerleri bulunacak.

Protestocular, Çin’in planladığı “mega büyükelçiliğin” inşa edilmesi öngörülen alana, Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in Winnie the Pooh karakteriyle tasvir edildiği pankartlar yerleştirdi.

Protesto’da Stop Uyghur Genocide’nin başkanı Uygur Türkü Rahime Mahmut da kalabalığa seslendi:

Çin’de insan hakları savunucularına yönelik baskılar, “yeniden eğitim kamplarında” kitlesel gözaltılar, zorla çalıştırma ve yoğun gözetim gibi ciddi insan hakları ihlallerini içeriyor. Çin hükümeti, dini baskı, kültürel yıkım ve zorla asimilasyonla suçlanıyor. Bu kapsamda azınlıkların dili, dini ve kültürel uygulamalarına yönelik kısıtlamalar getiriliyor.

Raporlar, ailelerin zorla ayrıldığını, ideolojik dayatmalar yapıldığını ve azınlıklara ait kültürel miras alanlarının yok edildiğini ortaya koyuyor. Uluslararası kuruluşlar bu uygulamaları soykırım ve insanlığa karşı suç olarak nitelendirirken, Çin hükümeti bu iddiaları reddediyor ve bunların aşırılıkla mücadele çabalarının bir parçası olduğunu öne sürüyor. Konu, küresel ölçekte önemli bir insan hakları sorunu olmaya devam ediyor.

Uygur Haber kaynağını belirtmeyi unutmayın!

İlk yorum yapan siz olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir