İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Çinli öğrenciler ülkeleri adına casusluk yapmakla suçlanıyor

Çin istihbaratı, dünya çapındaki üniversitelerinden hassas araştırmaları çalmak için akademiyi hedef alıyor, öğrencileri kullanıyor.

Çin, ABD ve Avrupa ülkelerinden ulusal güvenlikle ilgili hassas bilgileri ve ileri bilimsel bilgileri toplamak için geleneksel olmayan casusluk yöntemlerine başvurmaktadır. Geçtiğimiz günlerde Çinli bir öğrencinin ABD Casusluk Yasası’nı ihlal etmekten suçlu bulunması, Batı tarafından dile getirilen endişeleri haklı çıkarmıştır.

Son yıllarda yurtdışında eğitim gören çok sayıda Çinli öğrenci Pekin’deki komünist hükümet adına casusluk yaptıkları gerekçesiyle tutuklanmış ve haklarında dava açılmıştı. Beş Göz ülkelerinin (ABD, İngiltere, Kanada, Avustralya ve Yeni Zelanda) istihbarat şefleri Çin’i fikri mülkiyet hırsızlığı, bilgisayar korsanlığı ve casusluk yapmakla suçladılar.

Bu yılın başında Kanada’da bir mahkeme casusluk yaptığı endişesiyle Çinli bir öğrencinin vize başvurusunu reddetti. Federal Mahkeme Başyargıcı Paul Crampton Pekin’in öğrenciyi casusluk için kullanabileceğine inanıyor.

Crampton kararında “Düşman devlet aktörleri, Kanada’nın çıkarlarına aykırı olarak, Kanada’da veya yurtdışında hassas bilgiler elde etmek için geleneksel olmayan yöntemleri giderek daha fazla kullandıkça, mahkemenin neyin ‘casusluk’ teşkil ettiğine dair takdiri de gelişmelidir” diye yazdı.

Kanada Güvenlik İstihbarat Servisi (CSIS) daha önce Çin hükümetinin ulusal güvenlik ve fikri mülkiyet haklarıyla ilgili hassas bilgileri çalma girişimleri konusunda uyarıda bulunmuştu.

Düşünce kuruluşu Çin Stratejik Riskler Enstitüsü’nün yönetim kurulu üyesi Margaret McCuaig-Johnston, “Bence güvenlik riski oluşturabilecek öğrencileri kabul etmekten kaçınmak için üniversitelerin de dikkat etmesi gereken bir şey” dedi.

Birçok Avrupa ülkesi Çinli öğrencilerin casusluk ağından endişe duymaya başladı. Almanya, İngiltere, Belçika ve İsviçre’deki üniversiteler ve eğitim kurumları, özellikle Pekin hükümeti tarafından finanse edilen Çinli öğrencileri kısıtlamaya başladı.

Almanya Eğitim Bakanı Bettina Stark-Watzinger Çin tarafından desteklenen öğrencileri özel bir risk olarak nitelendirdi. “Almanya’daki araştırma kurumları ve üniversiteler, Çin hükümetinden burs alan öğrenciler tarafından yürütülen casusluk faaliyetlerine karşı kendilerini koruma sorumluluğuna sahiptir” dedi.

Nisan 2024’te İsviçre’de Çinli bir öğrenci Çin adına casusluk yaptığı şüphesiyle tutuklanmıştı. Çinli öğrencilerin artan casusluk vakaları karşısında İsviçre üniversiteleri ilgili bilgileri güvenlik birimleriyle paylaşmaya başladı. ETH Zürih teknoloji enstitüsü uluslararası ilişkiler müdürü Anders Hagström, “Çin’den gelen bir başvuru artık beş yıl öncesine göre çok daha farklı değerlendiriliyor” dedi.

İngiliz güvenlik kurumları yerel üniversiteleri Çin’in hassas araştırmaları çalma girişimlerine karşı uyardı. İngiltere’de eğitim gören 100.000 kadar Çinli öğrenciden bazılarının casusluk yapıyor ve Pekin hükümeti tarafından verilen mali desteği geri ödemek için hassas verileri Çin’e aktarıyor olabileceği sonucuna vardılar.

Uluslararası İlişkiler uzmanı Rory Cormac Çinli öğrencilerin ağını bir Sovyet casus şebekesi olan Cambridge Beşlisi’ne benzetti. Cormac, İngiliz akademisyenler tarafından geliştirilen yapay zeka, gelişmiş robotik ve sentetik biyoloji gibi konulardaki son teknoloji araştırmaların çalınma ve askeri kullanım için kullanılma riski altında olduğunu söyledi. “Tehdit gelişti ve Çin gibi düşman devletler artık Birleşik Krallık’ın dünya çapındaki üniversitelerinden hassas araştırmaları çalmak için akademiyi hedef alıyor” dedi.

Şimdi Birleşik Krallık hükümeti, üniversitelerin Çinli öğrencilerin kabulü konusunda güvenlik kurumlarına danışmak zorunda kalacağı bir model oluşturdu. İngiliz parlamenter ve dış ilişkiler seçici komitesi başkanı Alicia Kearns “Önemli kanıtlar, Çin Komünist Partisi’nin İngiliz akademisine sızmak ve kritik araştırma, yetenek ve teknolojileri dışarı sızdırmak için sistematik bir girişimde bulunduğunu gösteriyor” dedi.

Pekin geleneksel olmayan casusluk taktiklerini güçlendirmeye devam ederken, ABD ve Avrupa ülkeleri Çin casusluğunu önlemek için mücadele ediyor. Paris merkezli bir istihbarat uzmanı olan Alexandre Papaemmanuel, “Çin istihbaratının bilgi varlıklarını, patentleri ve stratejik entelektüel kaynakları ele geçirmeye yönelik uzun bir geleneği var” dedi.

İlk yorum yapan siz olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir