Çin hisse senetleri dokuz ayın en düşük seviyesini gördü, Yuan değer kaybetti

Yatırımcıların Pekin’in ekonomiye yeniden ivme kazandırma kabiliyetine yönelik güvenler azaldı. Çin hisse senetleri dokuz ayın en düşük seviyesine geriledi ve yuan değer kaybetti.

Yetkililerin talebi canlandırma çabaları, Pekin’in ekonomiye yeniden ivme kazandırma kabiliyetine yönelik güvenini kaybeden yatırımcıları heyecanlandıramadı. Çin hisse senetleri 21 Ağustos Pazartesi günü dokuz ayın en düşük seviyesine geriledi ve yuan değer kaybetti.

Dünyanın en büyük ikinci ekonomisi şu anda devasa emlak sektöründe benzeri görülmemiş bir borç kriziyle karşı karşıya ve bu da büyümenin durması nedeniyle ülkedeki yatırımcı güvenini bozuyor.

Çin’in blue-chip endeksi ve Hong Kong’un Hang Seng Endeksi, Çin’in menkul kıymetler düzenleyicilerinin Cuma günü yatırımcı güvenini artırmayı amaçlayan bir önlem paketinden etkilenerek geçen yılın Kasım sonundan bu yana en düşük seviyeye geriledi.

Singapur’daki Saxo’da piyasa stratejisti Charu Chanana, “Çin’in şirketleri ve hane halkı borçlarını azaltma modunda ve faiz indirimleri bunu değiştirmek için yeterli olmayacak. Yetkililer muhtemelen bunu fark etmeye başlıyor” dedi.

“Faiz indirimleri bankalar üzerinde daha fazla baskı oluşturmaktan başka bir işe yaramıyor ve duyarlılık ve aktivite seviyelerini canlandırmak için sermaye yeterliliği ve ödeme gücü sorunlarına yönelik daha geniş önlemlere ihtiyaç duyulacak.“

Yatırımcıların zayıf ihracat, durgun tüketim ve emlak piyasasındaki sıkıntılarla ilgili daha geniş endişeleriyle birlikte, Çin’in para birimi Yuan en düşük seviyeye geriledi.

Pazartesi günü erken saatlerde Çin, bir yıllık gösterge borç verme faiz oranını düşürdü, ancak ipotek faiz oranlarının dayandığı beş yıllık faiz oranını değiştirmeyerek piyasaları şaşırttı.

Analistler, Pazartesi günkü ılımlı faiz indiriminin, yetkililerin büyük bir yuan satışı ve sermaye kaçışı risklerinden endişe duyduklarını gösterdiğini ve herhangi bir gevşemenin Çin ile büyük ticaret ortakları arasındaki faiz oranları arasındaki farkı daha da genişletme ihtimalinin yüksek olduğunu söylüyor.

Bu endişeler, politika yapıcıların parasal ayarları gevşetme kapsamını sınırlayabilir ve bu da Pekin’in mevcut ekonomik yavaşlamaya tepkisi konusunda yatırımcıların hayal kırıklığına uğramasına neden olabilir.