İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Batılı ülkeler, Uygur soykırımının İnsan Hakları Konseyi’nde tartışılmasını talep etti

BM üyesi ülkeler, Çin’in Uygur ve diğer Türk halklarına karşı işlediği suçlarının İnsan Hakları Konseyi’nde ele alınması çağrısında bulundu. Konunun Şubat’ta tartışılması bekleniyor. Kararın destekçi ülkeleri arasında ABD ve İngiltere de bulunuyor.

Birleşmiş Milletler (BM) üyesi ülkeler, 26 Eylül 2022 tarihinde, Çin’in Uygur ve diğer Türk halklarına karşı uygulamalarına yönelik endişelerinin İnsan Hakları Konseyi’nde ele alınması çağrısında bulundular.

ŞUBAT AYINDAKİ OTURUMDA TARTIŞILMASI BEKLENİYOR

Diplomatlar, “taslak kararın” şimdiye kadar ABD, Birleşik Krallık, Kanada, İsveç, Danimarka, İzlanda ve Norveç tarafından desteklendiğini söyledi. Konsey’in Şubat ayında başlayacak bir sonraki oturumunda tartışılması bekleniyor.

Güçlü bir daimi Güvenlik Konseyi üyesi olan Çin’in işlediği suçların, BM İnsan Hakları Organının gündeminde ilk kez yer alması olacak.

“İNSAN HAKLARI KONSEYİ, SESSİZ KALMAMALI”

İngiltere’nin büyükelçisi Simon Manley Pazartesi günü BM organına verdiği demeçte, “Bu kadar ciddi ve sistematik insan hakları ihlallerini görmezden gelemeyiz. Bu konsey sessiz kalamaz ve sessiz kalmamalı” dedi.

BM’nin geçen ay yayımlanan raporunda Çin’in Doğu Türkistan’da insanlığa karşı suç teşkil edebilecek “ciddi insan hakları ihlalleri işlendiği” ifade edilmişti.

DOĞU TÜRKİSTAN’DAKİ SOYKIRIM UYGULAMALARI

Çin Halk Cumhuriyeti hükumetinin sistematik baskıları ve asimilasyon politikaları ile Doğu Türkistan’da topyekûn bir halk, asimilasyon ve soykırıma uğradı, uğruyor. Milli, dini, siyasi ve kültürel olarak Doğu Türkistan’da Çinli olmayan tüm Türk kökenli milletler bu baskının kurbanı olmaktadır. Doğu Türkistan’da soykırıma varan ağır insan hakları ihlalleri, her geçen gün dünya kamuoyunun daha çok gündemine geliyor. Etnik ve kültürel ayrımcılığa ve insan hakları ihlallerine maruz kalan Doğu Türkistanlılar, ucuz iş gücü olarak Çinli şirketlerde çalıştırılıyor. Öte yandan, Birleşmiş Milletlerin resmi verilerine göre ise, Çin Komünist Partisi idaresinin kültürel soykırım uyguladığı Doğu Türkistan’daki toplama kamplarında milyonlarca insanı yasa dışı bir şekilde alıkoyuyor. Çin hükumeti, toplama kamplarında ve ceza kamplarında insanlık dışı şartlarda tutulan Uygur Türklerinin durumuna dair tüm verileri dünya kamuoyundan gizliyor.

ÇİN’İN  DOĞU TÜRKİSTAN’DAKİ CEZA KAMPLARINDA NELER YAŞANIYOR?

Doğu Türkistan’da Uygur ve diğer Türk halklarından milyonlarca kişi suçsuz yere toplama kamplarına alınmaktadır. Halen bu baskı tüm şiddetiyle devam etmektedir. Tanıkların ifadelerine göre tutuklulara işkence ediliyor. Sağlıksız şartlarda ellerinde kelepçe, ayaklarında zincirle yaşıyor. Kampta tutulanlara ne olduğu belirsiz ilaçlar ve iğneler veriliyor. Tırnak çekme, kamçı, elektrik gibi işkencelere maruz kalıyor. Kadınlar toplu tecavüze uğruyorlar.

Milyonlarca genç Doğu Türkistan’daki çalışma kamplarında veya Çin’deki fabrikalarda zorunlu köle işçi olarak çalıştırılıyor. Birçoğu toplama ve çalışma kamplarına gönderildikten sonra geride kalanlar da siyasi propaganda ezberlemeye, kamu hizmeti adıyla ücretsiz çalışmaya zorlanıyorlar. Kadınlar kısırlaştırılıyor, hamilelere zorla kürtaj yaptırılıyor. Genç kadınlar Çinlilerle evliliğe mecbur ediliyor. Ailelerinden koparılan 1 milyona yakın çocuk, çocuk toplama kamplarında asimile ediliyor. Çince konuşmaya Çince yaşamaya, Çinliler gibi beslenmeye zorlanıyor.

Milli ve dini kültür mirasları yok ediliyor. Uygur tarihi ve kültürüyle ilgili kitaplar yakılıyor. Türk- İslam mimarileri ve tarihi şahsiyetlerin türbeleri, heykelleri yok ediliyor. İnanç özgürlüğü hiçe sayılıyor. Camiler yıkılıyor. Kur’anlar yakılıyor. Namaz kılmak, oruç tutmak kampa alınma nedeni olarak gösteriliyor. Türkiye başta olmak üzere yurtdışı ülkelerinde okumuş, seyahat etmiş olmak ya da sadece bunları yapan birinin akrabası olmak bile toplama kampına alınma veya hapse atılma nedeni olabiliyor.

“Kardeş aile” projesi adı altında her aileyle ilgilenecek Çinli memur atandı. Bu “kardeşler” aile mahremiyetini çiğneyerek Uygurların evlerinde konaklıyor, aile üyelerinin rejime bağlığını denetliyorlar.

İlk yorum yapan siz olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir