İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Berlin’de ‘Tayvan ile Ortaklık’ konferansı düzenlendi

Berlin Tayvan Konferansı’nın üçüncüsü olan “Tayvan ile Ortaklık” konferansı Berlin’de başarıyla gerçekleştirildi.

Berlin Tayvan Konferansı’nın üçüncüsü olan “Tayvan ile Ortaklık” konferansı 5 ve 6 Aralık 2024 tarihlerinde Berlin’de başarıyla gerçekleştirildi. Alman-Tayvan Diyalog Platformu’nun ev sahipliğinde ve Berlin Avrupa Akademisi tarafından düzenlenen etkinlikte bir dizi panel tartışması ve açılış konuşması aracılığıyla organizatörler, Tayvan’ın çok yönlü doğasını, bölgesel jeopolitik zorlukların dar merceğinin ötesine geçerek başarıyla sergilediler.

Etkinlik, Almanya ile Tayvan arasındaki potansiyel işbirliği fırsatlarını keşfetmek ve iki ülke arasındaki diplomatik ve kültürel alışverişe zemin hazırlamak için önemli bir platform oldu.

Etkinliğin moderatörlüğünü Europäische Akademie Berlin’den Dr. Christian JOHANN üstlendi. Etkinliğe Almanya-Tayvan Diyalog Platformu Eş Başkanı Reinhard BÜTIKOFER, Tayvan’ın Almanya Temsilcisi Dr. SHIEH Jhy-Wey, Almanya Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Daire Başkanı Frank HARTMANN’ın yanı sıra çok sayıda siyasetçi ve akademisyen katıldı.

Etkinliğe İlham Tohti İnisiyatifi Kurucu Başkanı Enver Can da özel davetle katıldı. Can, etkinlik boyunca dünyanın dört bir yanından gelen siyasetçi ve akademisyenlerle fikir alışverişinde bulundu. Can ayrıca akademisyenlerden İlham Tohti’nin 2025 yılında Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterilmesi için destek istedi.

Enver Can, “Çin’in Tayvan’a yönelik askeri saldırılarının ortasında bu 3. Berlin Tayvan Konferansı, pragmatizmin bir başka göstergesidir” dedi. Can ayrıca, “Tayvan’dan Uygur insan hakları davasına gelen destekleyici sesler bizi daha fazla ağ kurma konusunda cesaretlendiriyor” dedi.

Bütikofer ise bir soru üzerine, “Tayvan’la ortaklık yapmak bizim için önemli, çünkü demokrasiler otoriter güçlere karşı çıkarlarını ve ortak değerlerini korumak için dayanışma içinde olmalıdır” dedi.

Konferans, Almanya ve Tayvan’dan uzmanları birçok alanda kritik ikili ilişkileri tartışmak üzere bir araya getirdi. Öne çıkan başlıca konular şunlardır:

“Geçiş Dönemi Adaleti” başlıklı ilk oturumda, Almanya ve Tayvan’dan uzmanlar tarihsel uzlaşma ve insan haklarının korunması konularını tartıştı. Dr. Anna Kaminsky ve Dr. Chen Chun-Hung geçmişteki adaletsizliklerin belgelenmesi ve üstesinden gelinmesinde karşılaşılan zorlukları ele aldı. Bakan Lin Ming-Hsin, Almanya’nın komünist diktatörlük deneyimi ile paralellikler kurarak Tayvan’ın insan haklarını koruma çabalarını vurguladı.

“Belediye Yönetişimi” konulu 2. oturumda, Taipei ve Almanya’dan yerel politikacılar, teknoloji, vatandaş katılımı ve uyarlanabilir stratejilere odaklanarak kentsel yönetişime yönelik yenilikçi yaklaşımları paylaştı. Dr. Lin Minn-Tsong’un açılış konuşması, yerel ihtiyaçlar ile küresel teknoloji trendleri arasında köprü kurma konusunda “glokal” bir bakış açısı sundu.

2758 sayılı BM Kararına odaklanan özel tartışmada, Jan Maarten Paternotte, Pekin’in Tayvan üzerindeki toprak iddialarını sorgulayan 2758 sayılı BM Kararı üzerine eleştirel bir tartışma yürüttü. Oturumda Tayvan’ın uluslararası statüsünün karmaşıklığı vurgulanarak hukuki, jeopolitik ve diplomatik çıkarımlar irdelendi.

Sivil Koruma konusunu ele alan 3. oturumda, Alman ve Tayvanlı uzmanlar, toplumun hazırlıklı olmasını ve sivil ve askeri savunma mekanizmalarının entegrasyonunu vurgulayan kapsamlı sivil koruma stratejilerini tartıştılar. Dr. Wolfgang Niedermark ulusal güvenliğin ekonomik yönlerini vurgulamıştır.

Literatür ve Etkisi başlıklı 4. oturumda, yazarlar Stephan Thome ve Wu Ming-Yi, edebiyatın kültürel farklılıklar arasında nasıl köprü kurduğunu, empatiyi nasıl geliştirdiğini ve toplumsal zorlukları nasıl ele aldığını tartıştı. Angela Köckritz’in moderatörlüğünde gerçekleşen panelde edebiyatın kültürler arası iletişimdeki rolü vurgulandı.

Bilim ve Araştırma İşbirliğine adanan 5. oturumda, Araştırmacılar ve politika yapıcılar, ortak araştırma, teknoloji transferi ve akademik değişim konularına odaklanarak bilim ve teknoloji alanındaki işbirliklerini incelediler. Tayvan Ulusal Bilim ve Teknoloji Konseyi ile Almanya Federal Eğitim ve Araştırma Bakanlığı’ndan gelen görüşler anlamlı ortaklıkların potansiyelini vurguladı.

İlk yorum yapan siz olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir