İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Ankara’da Uygur gençlerine liderlik eğitim programı düzenlendi

Ankara’da düzenlenen Uygur Gençlik Liderlik Eğitimi’nde gençler, Uygur kültür ve dilini koruma, liderlik becerilerini geliştirme ve diasporada stratejiler oluşturma konularında eğitim aldı.

Uygur Akademisi tarafından organize edilen “Uygur Dil ve Kültürünün Korunması ve Geliştirilmesi Üzerine Uygur Gençlik Liderlik Eğitimi” 18–20 Eylül 2025 tarihlerinde Ankara’nın Kızılay semtindeki İzz Hotel’de gerçekleştirildi. Programa dünyanın farklı ülkelerinden gelen Uygur gençleri katıldı. Üç gün süren etkinliğin amacı, diasporadaki Uygur gençlerinin liderlik kapasitelerini geliştirmek, kimlik bilincini güçlendirmek ve Uygur dili ile kültürünü yaşatma yönünde somut stratejiler oluşturmaktı. 

Eğitim programı 18 Eylül’de, Ankara Plaza Hotel’de düzenlenen “Uygur Soykırımı Devam Ederken Uygur Kimliğinin Korunması” başlıklı uluslararası konferansa gençlerin katılımıyla başladı. Akşamında İzz Hotel’de gençler için tanışma oturumu gerçekleştirilerek onlara tanışma ve beklentilerini paylaşma fırsatı sunuldu.

Liderlik, Kültür ve Dilin Korunmasına Dair Temel Eğitimler

İkinci günden başlayarak gençlere özel eğitim oturumları düzenlendi. Açılış konuşmasını yapan Dr. Rişat Abbas (Uygur Akademisi Başkanı, Dünya Uygur Kongresi Kıdemli Danışmanı, ABD’de bilim insanı ve klinik araştırma lideri), gençlere hitaben Uygur kimliğinin korunması ve davanın ileriye taşınabilmesi için yeni bir lider kuşağın yetişmesinin zorunluluğunu vurguladı. Doç. Dr. Nimetcan Memet Orhun’un moderatörlüğünde gerçekleştirilen oturumun ilk sunumunda Dr. Mamatimin Abbas, “Uygurlar Kimdir?” sorusuna yanıt aradı. Tarihsel ve kültürel arka planı detaylı şekilde ele aldı ve gençlerle interaktif bir tartışma yürüttü. 

Uygur Hareketi başkanı Ruşen Abbas, “Uygur Kültürünün Korunması ve Uygur Dilinin Geliştirilmesinde Liderlik Kapasitesi” başlıklı konuşmasını yaptı. Temel savunuculuk yöntemlerini aktardı, öncelikli politika başlıklarını tanıttı ve gençlerle beyin fırtınası yaptı. 

Kalbinu Siddik, toplama kampındaki tanık olduklarını paylaştı. Kampın zorlu yaşam koşullarını, günlük disiplin ve denetimleri, tutsakların yaşadığı psikolojik ve fiziksel sıkıntılara dikkat çekti.


Prof. Dr. Erkin Emet ve Bahtiyar Ömer, “Uygur Kimliği, Kültürü ve Dilinin Korunmasında Medyanın Rolü” konusunu ele aldılar. Medyanın diasporada ve uluslararası kamuoyunda farkındalık oluşturmadaki kritik önemini vurguladılar. 

Öğle öncesi oturumun son konuşmacısı olan Elfidar İlterbir, “Uygur Toplumlarını Kimlik Koruma ve Savunuculuk Etrafında Harekete Geçirme” başlıklı sunumunda diasporada tabana dayalı girişimlerin önemine değindi ve farklı toplumsal kesimlerin sürece nasıl dahil edilebileceğini açıkladı. 

Öğleden sonraki oturumlarda, Abdulhakim İdris “İnanç ve Kimlik: Uygur Kültürünün Korunmasında İslam’ın Rolü” başlıklı konuşmasında Uygur kimliğinin tarih boyunca dini değerlerle iç içe geliştiğini anlattı. 

Rahime Mahmut, “Uygur Kültürünün Korunmasında Müzik ve Dansın Rolü” konulu sunum yaptı. Sanatsal icralar ve canlı tartışmalar eşliğinde Uygur sahne sanatlarının kimliğin yaşatılmasındaki önemine işaret etti. 

Daha sonra Dr. Memet Emin ve Dr. Abdüşükür Abdurreşit, “Uygur Gençlerinde Liderlik Geliştirme: Temel Beceriler ve Stratejiler” başlıklı oturumu birlikte yürüttüler. Katılımcılara hem teorik bilgiler hem de atölye çalışmalarıyla uygulamalı liderlik araçları sundular. 

Günün son sunumunu yapan Abdulhamit Karahan, “Uygur Kültür ve Dilinin Korunmasının Önemi: Koruma Araçları” başlıklı konuşmasında dil ve kültürel pratikleri sürdürülebilir kılacak yöntem ve kaynakları detaylandırdı.

Akşam yemeğinden sonra “Uygur Kimliğinin Korunmasında Sanat, Şiir ve Dil Eğitiminin Önemi” konulu özel oturum gerçekleştirildi. Bu oturum Dr. Gulzade Tangritaghli, Madinay Bawudun ve Dr. Rena Karahan tarafından koordine edildi. Madinay Bawudun Uygur kültüründe şiirin rolü üzerine kısa bir sunum yaptı. Kendi şiirlerinden bazılarını katılımcılarla paylaştı. Sanatın kültürün yaşatılmasına ve toplumun bir araya gelmesine nasıl katkıda bulunabileceğini anlattı. 

Ayrıca Muhtar Janbaz, Rahime Mahmut ve Mominjan Rahman çalışma grubunun katkı sunan isimleri oldu. Sanatın, edebiyatın ve dil eğitiminin kimlik bilincinin korunmasında oynadığı rol ayrıntılı biçimde değerlendirildi.

Gençlerin Strateji ve Vizyon Geliştirmesi

Üçüncü günün programı Dr. Barat Achinuq moderatörlüğünde gençlerin liderliğinde yürütüldü. Sabah oturumunda, bir önceki gün seçilen genç temsilciler kendi kısa sunumlarını yaptı. Kimlik, savunuculuk, dilin yaşatılması, din, medya ve liderlik gibi başlıklara değindiler. Ardından küçük grup çalışmalarında katılımcılar yerel eylem planları hazırladılar; dil kulüpleri kurulmasından kültürel etkinlik organizasyonlarına, dijital içerik üretiminden toplumsal savunuculuk araçlarına kadar çeşitli projeler geliştirdiler.

Öğleden sonra gruplar hazırladıkları eylem planlarını sundu ve hocalardan geri bildirim aldı. Daha sonra küresel ölçekte bir Uygur gençlik ağının kurulması gündeme getirdiler. Katılımcılar iletişim platformları, yıllık faaliyetler ve uzun vadeli hedefler üzerine tartıştı.

Bunu takiben katılımcılar beceri geliştirme atölyelerine katıldı. Bu oturumlarda; Dr. Memet Emin ve Bahtiyar Ömer medya ve podcast üretimini, Rahime Mahmut, Dr. Gulzade Tangritaghli ve Dr. Rena Karahan kültürel etkinlik düzenlemeyi, Ruşen Abbas ve Elfidar İlterbir sosyal medya savunuculuğunu, Prof. Alimjan İnayet ve Serdar Zağoğlu ise Uygur dili üzerine etkinlik organizasyonunu işledi.

Günün sonunda yapılan genel oturumda gençler grup çalışmalarının özetini sundu. Kapanış konuşmasını yapan Kırgızistan’dan gelen Uygur kanaat önderi Ekbercan Bavudun, eğitim programını ve öğrencilerin aktif katılımını olumlu değerlendirdi ve geleceğe dair umutlarını dile getirdi. Dr. Rişat Abbas yaptı ve katılımcılara sertifikalarını takdim etti. Programın değerlendirmesi Dr. Barat Achinuq ve Dr. Mamatimin Abbas tarafından yürütüldü. Akşam programı, Dr. Gulzade Tangritaghli ve Dr. Rena Karahan koordinasyonunda gençlerin sahne aldığı kültürel gösterilerle son buldu.

Organizatörler, eğitimin sadece bir liderlik çalışması olmadığını, aynı zamanda diasporadaki Uygurların dil ve kültürünü yaşatabilmesi için tarihî bir adım olduğunu vurguladı. Gençlerin küresel ölçekte ağlar kurarak uzun vadeli bir yol haritası geliştirmesinin, Uygur kimliği ve dilinin geleceği açısından kritik olduğu ifade edildi.

Uygur Akademisi genel başkan yardımcısı ve Uygur Akademisi Vakfı başkanı Abdulhamit Karahan, Uygur Haber’e yaptığı değerlendirmede şu ifadeleri kullandı: “Bu eğitim programı, Uygur davasının geleceğini omuzlayacak gençler için özel olarak tasarlanmış, çok yönlü bir buluşma oldu. Akademisyenler, kanaat önderleri ve aktivistlerin sunduğu katkılar sayesinde gençler sadece bilgi edinmekle kalmadı, aynı zamanda oturumlara doğrudan katılarak görüşlerini ifade etme fırsatı buldu. Bu yönüyle program, gençlerin düşünsel katılımını ve liderlik potansiyelini ortaya çıkaran verimli bir ortam sundu.”

Karahan ayrıca, sanat ve edebiyatın Uygur kimliğinin korunmasındaki merkezi rolünden, toplama kamplarına dair tanıklıklara ve uluslararası alandaki çalışmalara kadar geniş bir konu yelpazesinin ele alındığını belirterek, “Bu sayede gençler, Uygur davasının hem kültürel hem de siyasi boyutlarını daha bütüncül bir şekilde kavrama imkânına sahip oldu. Program, diasporadaki gençlerin bilinçlenmesini sağlarken onların sorumluluk bilincini pekiştirdi, ortak aidiyet duygusunu güçlendirdi ve geleceğe dair umutlarını artırdı,” ifadelerini kullandı.

Kaynak: Uygur Haber

İlk yorum yapan siz olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir