Çin Komünist Partisi, müslüman ülkelerden bazı sözde alimleri seçerek Doğu Türkistan’a götürdü. Önceden hazırladığı düzmece ortam ile Müslüman temsilcilerin gözünü boyayan Çin Hükümeti, onların ağzından Uygurlara karşı Çin propagandası yaptırdı.
Yazıların kategorisi: “Gündem”
Uygur Türklerini Çin'e teslim eden Endonezya hükumetini kınamak ve bu tür eylemlerin durdurulması yönünde çağrı yapmak amacıyla Endonezya'nın İstanbul Başkonsolosluğu önünde protesto gösterisi düzenlendi.
Toplama kamplarından sağ kurtarılan Uygur ve Kazak türkü tanıklar, ABD'nin Birleşmiş Milletler'de (BM) Doğu Türkistan'daki insan hakları ihlalleri konusunda çözüm önermesini talep etmek için Beyaz Saray önünde açlık grevine ediyor.
Cuma günü Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sesini duyurabilmek için Eyüpsultan’a gelen ve Doğu Türkistan Bayrağı açması nedeniyle polisin engellemesine uğrayarak parmağı kırılan 81 yaşındaki Mahmut Tohti Amin ile birlikte Eyüpsultan Camisi önünde basın açıklaması yapan Toplama Kamp Mağdurları Platformu: “Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın İçişleri Bakanımızdan bu tür şahısların polis teşkilatımızın onurunu zedelemesine fırsat vermemesini ve gereğini yapmasını talep ediyoruz.”
Uygur aktivist ve şair Medinay Bawudun öncülüğünde, babası tanınmış şair Bavudun Niyaz’ı anmak için 12 Mart Cumartesi günü İstanbul’da Uranus İstanbul Hotel’de “Atadan Nida Kızından Seda” başlıklı şiir dinletisi etkinliği düzenlendi.
Mühendis, duygu tanıma sisteminin yerleştirildiğini iddia ettiği, beş tutuklu Uygur'un fotoğrafını gösterdi ve "Çin hükümeti Uygurları, laboratuvarlardaki fareler gibi bazı deneyleri için denek olarak kullanıyor" dedi.
İstanbul'da Çin'den gelip yasadışı sanal bahis sitesi kurup milyonlarca TL vurgun yapan çeteye operasyon düzenlendi. 22'si Çinli 24 kişi gözaltına alındı. 92 kişi kurtarıldı.
Ülker'in #DoğuTürkistan'daki iş ortağı İhlas markasının sahibi Musa İmam, 2018’den beri kendisinden haber alınamadan tutulduğu kampta 18 yıl hapis cezasına çarptırıldı. İmam’ın 22 yaşındaki oğlu da 8 yıl ceza aldı.
Almanya, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve İngiltere başta olmak üzere çok sayıda ülke ve sivil toplum örgütü Çin'e Uygurlara ve diğer Müslüman azınlıklıklara yönelik baskı ve insan hakları ihlallerine son vermesi çağrısı yaptı.
Türkiye'de yaşayan Uygur Türkü 25 aile ile birlikte Doğu Türkistan’a gitmeyi düşünen Haluk Levent ailelerle görüşmelere başladı
Aksoy: Keyfi tutuklamalara maruz kalan bir milyondan fazla Uygur Türk'ünün toplama kamplarında ve hapishanelerde işkence ve siyasi beyin yıkamaya maruz bırakıldıkları artık bir sır değildir. Kamp dışındakiler de büyük baskı altındadır. Yurtdışındakiler akrabalarından haber alamamaktadır. Binlerce çocuk ebeveynlerinden uzaklaştırılmış, yetim kalmıştır.
Doğu Türkistan’daki kamplarda toplanan Türkler için Kazakistan harekete geçiyor. Kazakistan Dışişleri Bakanlığı, toplama kamplarında bulunan Kazak Türklerinin ülkeye geri dönüşü için çalışma başlattı. Çin yönetiminin…
Çin, Türk aydınlarını hedef alarak yok etmektedir. Ünlü profesör, araştırmacı, eğitimci, gazeteci, yazar ve sanatçılar hapsedilmektedir. Küçüklüğümüzden buyana özenerek büyüdüğümüz ünlülerden kimse kalmamıştır dışarıda.
'Burada hiçbir şey olmuyor' demiyoruz. Ama burada çok ciddi bir bilgi kirliliği, manipülasyon da var... Uygur bölgesinde bir terörist varsa DEAŞ'a katıldıysa o da teröristtir. 'Oradan şu sayıda yabancı terörist savaşçı geldi, dolayısıyla tüm Uygurlar teröristtir' anlayışına da karşıyız.
Çin’in Uygurlara her türlü işkenceyi yaptığı insanlık dışı toplama kampları dünyanın diğer ucunda Filistinlilere kan kusturan İsrail’e model oldu. İsrailli siyasetçiler Pekin’in uygulamasını ‘örnek’ gösterip aynı politikanın Filistin’de Müslümanlara karşı yürütülmesi için çağrı yaptı.
BBP. Alperen Ocakları ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla gerçekleşen mitingde Tümtürk Uygur Türklerinin Çin'in insafına terk edilmemesi gerektiğini vurguladı. "Sn. Cumhurbaşkanımız R.T. Erdoğan'ın Doğu Türkistan'a sahip çıkmasını ve Doğu Türkistan'ın sahipsiz olmadığını hatırlatmasını istiyoruz." dedi.
Uygurların yanı sıra Kazaklar, Kırgızlar ve Tatarlar da aynı muameleye tabi tutuluyor... Kaşgar’ daki kamplardan 100 bin kişi fabrikalara gönderilecek...
Kamplarda ölümlerin, işkencenin ve intihar girişimlerinin olduğunu biliyoruz ... Çocuklar yetimhanelere gönderiliyor...
Endonezya Müslüman Öğrenciler Birliğinin (HMI) Çin'in Cakarta Büyükelçiliği önünde düzenlediği gösteriye katılan grup, ellerinde ''Çin’in Uygur Müslümanlarına yaptığı her türlü baskı ve zulmü durdurmasını istiyoruz.'' pankartıyla Çin aleyhine sloganlar attı.
Toplama kamplarından kurtulanlarla yapılan röportajlar, Çin'in etnik kökeninden dolayı Türklerin emeğini de sömürdüğünü ortaya koyuyor. Uydu görüntüleri toplama kamplarının yanında ve içerisinde Türklerin köle gibi çalıştırıldığı fabrika yapıların inşa edildiğini gözler önüne seriyor.
MV Fahrettin Yokuş, TBMM'de Doğu Türkistan'a ilişkin açıklamalarında şu konulara değindi: Çin devleti katliama girişti; Soydaşlarımız yaşam savaşı veriyor; Çin'den gelen sığınmacılar iade edilmemeli; Türkiye'ye sığınan 11 Uygur Türk'ü gözaltında; Türk nüfusu azınlığa düşsün çabasındalar...
Şi Cinping, bölge politikasını değiştirerek Uygur azınlığı asimile etmeye yönelik politikalar benimsedi. Sert yönetimiyle bilinen ÇKP'nin Tibet’teki şefi Çen Çuanguo’yu Doğu Türkistan’a atadı. Çen aynı zamanda Politbüro üyeliğine terfi ettirildi. 24 milyon Uygur demir yumruk altında ...
2016 yılı itibariyle Çin’in İsrail’e yaptığı yatırım üç katına çıkarak 16 milyar dolara ulaştı. Çin, İsrail ile ticari partnerliğiyle neredeyse ABD’yi geride bırakacak gibi. İlişkiler kârlı silah anlaşmalarıyla başladı.
Doğu Türkistan'ın 21. asırda devlet-toplum ilişkisinin muhtemel geleceğini ve 21. asrın insanını nelerin beklediğini gösteren bir distopya halini aldı.
Son dönemde, Çin’in Doğu Türkistan'daki baskıları en üst düzeye yükseldi. Azınlıkların toplama kamplarına alınması meselenin ulaştığı en çarpıcı boyutu gösteriyor. Aylar süren inkarın ardından Çin bu kampların varlığını kabul etti, ...
Doğu Türkistan’da ebeveynleri tutuklanan aileler çok yaygındır. Sadece lop ilçesinde “çifte tutuklu” olan ailelerden yaklaşık 2000 çocuk, Çinlileştirme amacıyla özel kurulmuş olan kreş ve anaokullarına yerleştirilmiştir. Tamamıyla kapalı ortamda yaşıyorlar. dışarı çıkamazlar, ebevynlerini göremezler.
BM'ye bağlı insan hakları müfettişleri milyonlarca Müslüman Türklerin toplatıldığı kampları ziyaret etmek için Pekin'e talepte bulundu.
Kamplarda kalan kişilerin kötü beslenme ve zorla hap içirmelerden kaynaklı ölümlerin yaşandığına ilişkin raporlar var.
insanların fiziki ve psikolojik işkencelere maruz kalıyorlar..
Çin'in Mesleki Eğitim Merkezleri oalarak yutturmaya çalıştığı Ceza Kampları tarafından satın alınanlar: polis üniforması, kalkan, kask gibi polis malzemeleri ve taşer, şok tabancası, gürz, cop, göz yaşartıcı gaz, biber gazları gibi işkence araçları... Satın alma planında hatta işkence sandalyesi de bulunuyor.
Türk medyasında ne yazık ki İngiliz yahut Alman medyasındaki kadar gündem teşkil etmeyen ve hükümetimizin de pek ilgilenmediği bu kamplarda milyonlarca Doğu Türkistan Müslümanı tutuluyor.
Bir Uyguristan Cumhuriyeti yok ki onların hakkını-hukukunu savunsun.
Bu iş Türkiye Cumhuriyeti’ne düşüyor....
Ben değil miydim, merhametli yüreği olan Müslüman Türk ecdadımın her yerde dilini arayan? Ben değil miydim, ceddimizin ve dilimizin damarları nereye kadar uzanıyorsa oraya hicret etmeliyiz, diyen?
Doğu Türkistan’da 1 milyon Uygur Türkü toplama ve işkence kamplarında toplanmıştır. Baskılar o kadar mide bulandırıcı boyutlara çıkmıştır ki, batı dahi seslerini yükseltmişlerdir. Ancak Türkiye’den…
Çin'in nüfuz alanı genişledikçe, Uygur Müslümanlarına yönelik baskı uygulamaları gittikçe artmaktadır. Geçen birkaç yıl boyunca Uygurların içinde bulunduğu insan hakları koşulları sürekli olarak kötüleşirken; siyasi baskı, ekonomik engeller, dinî yaşama yönelik baskılar, demografik dönüştürme gibi yöntemlerde artış gözlenmektedir.