Doğu Türkistan’daki kamplarda toplanan Türkler için Kazakistan harekete geçiyor. Kazakistan Dışişleri Bakanlığı, toplama kamplarında bulunan Kazak Türklerinin ülkeye geri dönüşü için çalışma başlattı. Çin yönetiminin…
Yazı etiketleri “Uygurlar”
İslam’a kesinlikle inanmamam gerektiği söylendi. Boyun eğmek zorunda kaldım. Bir de Allah’a inanmadığımı ve dini reddettiğimi belirten bir belge imzaladım. Eğer bunu yapmasaydım şartlar çok daha ağır hale gelecekti ...
Türkiye’de taraftar bulmakta güçlük çekmeyen komplo teorilerinin aksine Batı dünyasının Doğu Türkistan’da olup bitenler konusuyla ilgisi çok sınırlı. Buna rağmen Batılı haber ajanslarının ve insan hakları kuruluşlarının ilgisi olmasa bizim oradaki gelişmeler hakkında bugünkü kadar bilgimizin ve ilgimizin olması mümkün olmazdı herhalde.
Türkiye ile Çin arasında iyi ilişkiler varsa ve gelecekte büyük ortaklıklar düşünülüyorsa, Müslüman Uygur Türklerinin de bu ilişkilerin merkezinde yer alması tabiidir ve yer alacaklardır. Onların feryadı bu ilişkilere kurban edilemez ve edilmemelidir.
Türkiye, Kırım meselesine yaklaşımı gibi, Uygur Türkleri’nin uğradıkları zulüme, devlet olarak üst makamlarda biraz daha sessiz kalmaktadır. Dolayısıyla, Çin ile ilişkilerimizde Doğu Türkistan meselesi, düşünüldüğü kadar önem arz etmemektedir.
Çin, çağdaş Nazi işkence kamplarından bir an önce vazgeçmeli, yasadışı bir şekilde gözaltında tuttuğu milyonlarca soydaşımızı serbest bırakmalı, başta Türkiye Cumhuriyeti’nin yöneticileri olmak üzere uluslararası toplum bu konuda duyarlı davranmalı ve çözüm üretmelidir.
Çin’in resmi yayın organları, Doğu Türkistan'da geçen yıl 1 milyon 120 bin kamu memurunun, çoğunluğu Müslüman Uygurlardan oluşan bölgedeki 1 milyon 690 bin hanede konakladığını bildirdi.
Çin’in dünyanın ikinci büyük ekonomisi olması ve İslam Ülkeleri Teşkilatı’na üye olan 57 ülkenin 20’sinin Çin’in en iyi ticaret ortağı olması sebebiyle Doğu Türkistan'daki zulme sessiz kalıyorlar ve Çin bu ülkelere sus payı olarak yardım yapıyor...
Kamu-Sen Çorum İl Temsilciliğinin düzenlediği programa konuşmacı olarak katılan Hacı Bayram-ı Veli Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim üyesi Prof. Dr. Abdürreşit Celil Karluk, tutuklu Doğu Türkistanlıların Çin tarafından İslam’ı reddetmeye zorlandığını söyledi....
Doğu Türkistan’daki kamplar, tarihi örneklerinden her şeyden önce yüksek teknoloji ve tam bir disiplinle kontrol edilmeleri ile ayrılıyorlar. Ancak belli etnik gruplara yönelik olmaları ... hüküm giymemiş insanların kimliklerinden dolayı potansiyel olarak tehlikeli görülüp kapatılması ...
Çin, Türk aydınlarını hedef alarak yok etmektedir. Ünlü profesör, araştırmacı, eğitimci, gazeteci, yazar ve sanatçılar hapsedilmektedir. Küçüklüğümüzden buyana özenerek büyüdüğümüz ünlülerden kimse kalmamıştır dışarıda.
Toplama kampı tanığı, 15 ay boyunca Çin yönetiminin kamplarında işkence gördü. Gülbahar Celilova: "17 saat boyunca hiç kıpırdamadan duvara bakıyorduk. Başıma çuval geçirilerek günlerce işkence gördüm, 4 kez hastaneye kaldırıldım"
1930-1933 açlığında Kazakistan’da 1.5-1.7 milyon arası insan hayatını kaybetti. Yüz binlerce Kazak, Altay dağları üzerinden Orta Asya’nın Çin sınırları içinde kalan bölgesine göçtüler. Bir kısmının Çin tarafında akrabaları vardı, ancak birçokları bir bilinmeze doğru yola çıktılar....
Uygurların yanı sıra Kazaklar, Kırgızlar ve Tatarlar da aynı muameleye tabi tutuluyor... Kaşgar’ daki kamplardan 100 bin kişi fabrikalara gönderilecek...
Kamplarda ölümlerin, işkencenin ve intihar girişimlerinin olduğunu biliyoruz ... Çocuklar yetimhanelere gönderiliyor...
Doğu Türkistan’da bir milyondan fazla Uygur Türkü’nün alıkonulduğu "Eğitim Yoluyla Dönüştürme Merkezleri"nde adı altındaki toplama kamplarında tutulan kadın ve erkeklere zorla diktirilen spor kıyafetlerin, ABD'de üniversite kampüslerinde satışa sunuluyor olabileceği ileri sürüldü.
Uygur arkadaşlarımla şakalaşıyoruz, Herkes kahkahayı patlatıyor. Sonra ışıklar soluyor, tek duyabildiğim gözyaşlarının sesleri ...
Doğu Türkistan Uygurların yaşamlarının her yönünün izlendiği bir polis devletine dönüştürüldü ve yaklaşık bir milyon Uygur, toplama kamplarına tedricen kilitlendi, hapishaneye atıldı ya da “kayboldu”. Kamplarda düzenli şiddet, işkence ve beyin yıkama eylemleri ...
Toplama kamplarından kurtulanlarla yapılan röportajlar, Çin'in etnik kökeninden dolayı Türklerin emeğini de sömürdüğünü ortaya koyuyor. Uydu görüntüleri toplama kamplarının yanında ve içerisinde Türklerin köle gibi çalıştırıldığı fabrika yapıların inşa edildiğini gözler önüne seriyor.
“Kimse, görmek istemeyenler kadar kör değildir.”
Gerçekten de görmek istemeyene gösteremiyoruz Doğu Türkistan gerçeğini. Bir grup var, bu grubun da bir medyası. Biz Doğu Türkistan dedikçe konuyu bambaşka yerlere çekiyor hatta bizi ajanlıkla suçluyorlar.
Şi Cinping, bölge politikasını değiştirerek Uygur azınlığı asimile etmeye yönelik politikalar benimsedi. Sert yönetimiyle bilinen ÇKP'nin Tibet’teki şefi Çen Çuanguo’yu Doğu Türkistan’a atadı. Çen aynı zamanda Politbüro üyeliğine terfi ettirildi. 24 milyon Uygur demir yumruk altında ...
Doğu Türkistan'ın 21. asırda devlet-toplum ilişkisinin muhtemel geleceğini ve 21. asrın insanını nelerin beklediğini gösteren bir distopya halini aldı.
Son dönemde, Çin’in Doğu Türkistan'daki baskıları en üst düzeye yükseldi. Azınlıkların toplama kamplarına alınması meselenin ulaştığı en çarpıcı boyutu gösteriyor. Aylar süren inkarın ardından Çin bu kampların varlığını kabul etti, ...
Doğu Türkistan’da ebeveynleri tutuklanan aileler çok yaygındır. Sadece lop ilçesinde “çifte tutuklu” olan ailelerden yaklaşık 2000 çocuk, Çinlileştirme amacıyla özel kurulmuş olan kreş ve anaokullarına yerleştirilmiştir. Tamamıyla kapalı ortamda yaşıyorlar. dışarı çıkamazlar, ebevynlerini göremezler.
Çin'in Mesleki Eğitim Merkezleri oalarak yutturmaya çalıştığı Ceza Kampları tarafından satın alınanlar: polis üniforması, kalkan, kask gibi polis malzemeleri ve taşer, şok tabancası, gürz, cop, göz yaşartıcı gaz, biber gazları gibi işkence araçları... Satın alma planında hatta işkence sandalyesi de bulunuyor.
Türk medyasında ne yazık ki İngiliz yahut Alman medyasındaki kadar gündem teşkil etmeyen ve hükümetimizin de pek ilgilenmediği bu kamplarda milyonlarca Doğu Türkistan Müslümanı tutuluyor.
Bir Uyguristan Cumhuriyeti yok ki onların hakkını-hukukunu savunsun.
Bu iş Türkiye Cumhuriyeti’ne düşüyor....
Bir kavmi öldürmeden yok etmek çok pahalıdır, ancak Pekin bu bedeli ödemeye istekli görünüyor. Doğu Türkistanda dehşetleri devam etmektedir. Milyonlarca insan kamplarda tutuklu bulunmaktadır. Her aileye memur yerleştirilmiştir. kontrol noktaları yaygın, her cihaza casus yazılımları yüklenmiştir.
Doğu Türkistan’da Çinlilerden farklı olarak şimdilik hapis dışında olan Uygur Türkleri, hayatının her alanına girmiş ve her yere yayılan radarlar altında yaşamak zorundadırlar. Onlar için yaşam, bir türlü hayatta kalma veya recmin pislik çukurlarına düşene dek gözetleme noktalarını atlatabilme mücadelesidir.