Uygur Türkü, MİT mensubu tarafından vatandaşlık vaadiyle dolandırıldı

Uygur Türkü Habibullah, biri MİT mensubu ikisi iş adamı olan 3 kişi tarafından deport tehdidi ve vatandaşlık verme vaadiyle 50 bin dolar ve 490 bin lira dolandırıldı.

Gazete Duvar’da yer alan habere göre, Uygur Türkü Halik Habibullah, silah sanayisinde faaliyet gösteren bir şirketin sahibi olan iş insanı Ö.S., eski MİT mensubu B.B. ve iş insanı Ş.G. tarafından vatandaşlık vaadiyle 50 bin dolar ve 490 bin lira dolandırıldığını iddia ederek şikayetçi oldu. Habibullah’ın şikayetinin ardından başlatılan soruşturmada, savcılık iddianame hazırladı.

VATANDAŞLIK SÖZÜ VERİLDİ

Soruşturma aşamasında savcılık tarafından ifadesi alınan Habibullah, Ş.G. ile ticari faaliyet yürütmek için anlaşarak verdiğini iddia ettiği 490 bin lirayı geri alamadığını belirterek, “Aracılar, bana Ş.G.’nin Çin’le ilişkileri olduğu ve deport ettirerek beni ve ailemi Çin’de hapse attırabileceğini söyledi” dedi. Habibullah ifadesinde ayrıca, Ş.G.’nin kendisini Ö.S. ile tanıştırdığını da belirterek, “Ö.S. önemli makamlarda tanıdıkları olduğunu söyledi. Bana Türk vatandaşlığı için yardımcı olacağı sözünü verdi. Bunun için 15 bin dolar istedi” diye konuştu.

50 BİN DOLARA TÜRK VATANDAŞLIĞI

Ö.S. ile birlikteyken yanlarına gelen B.B. isimli kişinin kendisini MİT mensubu olarak tanıttığını ve bağlı olduğu kurumun kimlik kartını da gösterdiğini ifade eden Habibullah, “B.B. vatandaşlık işinin 15 bin dolara değil, 50 bin dolara hallolabileceğini söyledi” dedi. Habibullah, Türk vatandaşlığı karşılığında Ö.S.’ye toplam 50 bin dolar verdiğini söyledi.

İSTİHBARATÇI: AİLENİN DEPORT SORUNUNU HALLETTİK

İddianamede, istihbaratçı B.B. ile Habibullah arasında geçen yazışmalarda yer alıyor:

B.B: Habip sana verilen bir kimlik var mı bizim devletten, şimdi Habip sen ve ailen hiçbir surette deport edilmeyeceksin. Bunu hallettik, ikamet izninde hiçbir surette sorun çıkmayacak. Sana burada özel izinle olduğuna dair bir kimlik çıkaracağız. Vatandaşlık için 3 yılın daha var ama 2019 da seni vatandaş yapacağız. Yani iki yıl erken.
Habibullah: Tamam abi.
B.B: Ayrıca uluslararası seyahat izin belgesi çıkaracağız kimse sana dokunmayacak, Çin bile.
Habibullah: Tamam abi.
B.B: Korunma listesine alındın, işlemin tamam anlayacağın.
Habibullah: Abi sana teşekkür ediyorum.
B.B: Bundan fazlasını da kimse yapamaz. Mülakata sokmayacağız seni girmişsin gibi gösterdik, tamam mı kardeşim. Artık TC vatandaşı hangi hakka sahipse sen de sahipsin.
Habibullah: Abi iyi ki varsın, seviyorum seni abi.
B.B: Bıyıksız patates gibisin la, kesme bıyığı.

DOLANDIRICILIK, HAKARET VE TEHDİT SUÇLAMALARI

2016 ve 2017 yıllarında gerçekleştiği iddia edilen dolandırıcılıkla ilgili hazırlanan iddianamede, iş insanı Ö.S. ve Ş.G. hakkında “kişinin kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta, kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurumlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle dolandırıcılık”, istihbaratçı B.B. hakkında ise “kamu görevlileri ile ilişkisi olduğundan bahisle bir işin gördürüleceği vaadiyle dolandırıcılık” suçlamaları yöneltildi. İddianamede, silah tüccarı Ö.S.’yle ilgili ayrıca “tehdit ve hakaret” suçlamaları da yer aldı.

İSTİHBARATÇI KURUMDAN ATILDI

İddianame hazırlanmadan önce, şüphelilerden B.B.’nin istihbaratçı olması nedeniyle Cumhurbaşkanlığı’ndan soruşturma izni istendi. İznin ardından, istihbaratçı B.B.’nin bağlı bulunduğu MİT’ten savcılığa yazılan yazıda, “Teşkilatımız personeli B.B. tarafından gerçekleştirildiği iddia olunan soruşturmaya konu fiillerin teşkilatımız görev ve faaliyetleriyle bir ilgisinin bulunmadığı tespit edilmiştir” denildi. Ayrıca, istihbaratçı B.B.’nin, bu soruşturma nedeniyle bağlı olduğu kurumla ilişiği kesildi.

MAĞDURA ULAŞILAMIYOR, AKIBETİ BİLİNMİYOR

2019 yılının sonunda hazırlanan iddianamenin ardından Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davada, şikayetçi olan Uygur Türkü Halik Habibullah’ın mahkemede ifadesi alınamadı. Çünkü Habibullah’un 7 Kasım 2018’de Atatürk Havalimanı’ndan yurtdışına çıkış yaparak Almanya’ya gittiği ve bir daha Türkiye’ye hiç gelmediği anlaşıldı. Bunun üzerine sanık avukatları dosyanın düşürülmesini istedi. Habibullah’ın ifadesinin alınabilmesi için son kez süre veren mahkeme heyeti, davadaki kararını duruşmada verecek.